Toplumsal Baskı ve Değersizlik Hissi: Kendimizi Nasıl Koruyabiliriz?

Hepimiz hayatımızın bir noktasında toplumsal baskının nefesini ensemizde hissetmişizdir. “İdeal” kiloda olmak, “başarılı” bir kariyere sahip olmak, “mutlu” bir aileye sahip olmak… Toplumun dayattığı bu kalıplar, çoğu zaman kendimizi yetersiz ve değersiz hissetmemize neden olur. Sanki görünmez bir el, sürekli bizi yargılıyor ve eksikliklerimizi yüzümüze vuruyor gibi.

Psikolog Merve Baş Büyük’ün “Ezik ve Değersiz Hissetmene Sebep Olan Davranışlar” videosunu izlerken, bu konunun ne kadar derin ve yaygın olduğunu bir kez daha fark ettim. Videoda bahsedilen sürekli eleştiri, pasif agresiflik, laf sokma gibi davranışlar, aslında toplumsal baskının birer yansıması. Çünkü toplum, bizi belirli kalıplara uymaya zorladığında, bu kalıplara uymayanları dışlamaya ve değersizleştirmeye de meyilli oluyor.

Peki, toplumsal baskı nasıl değersizlik hissine yol açıyor? Aslında bu çok karmaşık bir süreç değil. Toplumun dayattığı “ideal” imajına ulaşamadığımızda, kendimizi “yetersiz” hissetmeye başlıyoruz. Sürekli başkalarıyla kıyaslanmak, sosyal medyada kusursuz hayatları izlemek, eleştirilere maruz kalmak… Tüm bunlar, öz değerimizi zedeliyor ve kendimizi değersiz hissetmemize neden oluyor.

“Mükemmel” olma çabası içinde kendimizi tüketiyoruz. Oysa mükemmellik diye bir şey yok! Hepimiz kusurluyuz, hepimiz hatalar yapıyoruz. Önemli olan, kendimizi olduğumuz gibi kabul etmek ve kusurlarımızla barışık yaşamayı öğrenmek.

Toplumsal baskılara karşı kendimizi nasıl koruyabiliriz? İşte size birkaç öneri:

• Kendinize şefkat gösterin: Kendinizi eleştirmek yerine, destekleyin ve motive edin. Unutmayın, en büyük destekçiniz kendiniz olmalısınız.
• Sınırlarınızı belirleyin: Başkalarının sizin üzerinizde baskı kurmasına izin vermeyin. “Hayır” demeyi öğrenin ve kendi ihtiyaçlarınızı önceliklendirin.
• Olumlu iç konuşma yapın: Kendinize olumsuz şeyler söylemek yerine, olumlu ve destekleyici ifadeler kullanın. “Yeterince iyi değilim” yerine “Elimden gelenin en iyisini yapıyorum” demeyi deneyin.
• Sosyal medya kullanımınızı sınırlayın: Sosyal medyada gördüğünüz “mükemmel” hayatların gerçek olmadığını unutmayın. Kendinizi başkalarıyla kıyaslamak yerine, kendi yolculuğunuza odaklanın.
• Destek arayın: Değersizlik hissiyle başa çıkmakta zorlanıyorsanız, bir terapistten veya güvendiğiniz birinden destek alın. Unutmayın, yalnız değilsiniz.

Merve Baş Büyük’ün videosunda da dediği gibi, “Tatlı dil her zaman işe yaramaz.” Bazen kendimizi korumak için güçlü durmamız ve sınırlarımızı net bir şekilde çizmemiz gerekir. Kendi değerimizi bilmek, toplumsal baskılara karşı en güçlü silahımızdır.

Bu yazıyı okuyan herkesi, kendi deneyimlerini ve düşüncelerini yorumlarda paylaşmaya davet ediyorum. Unutmayın, hep birlikte daha güçlü ve daha özgürüz!